Oldum olası şu insanoğlunun şekilcilik anlayışıyla hareket eylemi bugün olmasa bile mutlaka yarın kendisine zarar veriyor.
*
Şu gösteriş merakı, en önde olma hırsı, cafcaflı urbaların içerisinde verilen koltuk savaşları, ne oldum deliliği ve bitmek bilmeyen ihtiraslar sinsilesi.
*
Nedir bu çılgınca mücadele? Nedir bu hakedilmemişliğin verdiği açgözlülük? Güçsüzü ezip güçlünün karşısında el bağlamak, hiç utanıp sıkılmadan.
*
Geçmişten geleceğe hiçbir iz bırakmadan ve geleceğe dönük bir iz bırakacak ibaresi taşımayan sıfatlar ve o sıfatı taşıyan sıfatsız karakterler.
*
Hep yanıbaşımızdadırlar oldum olası birde önden geçip ortaya gerile gerile kendilerini gösterme arzusu yok mu?
*
Neden taviz verir bu insanoğluna, bu insanoğlu. Neden bu ayrık otlarını temizlemek için vicdanlardaki acelecilik daha hızlı kendisini göstermez.
*
Sürekli takip ediyorsunuzdur, elleri yüzleri çamurun içerisindedir ancak gizlemişlerdir, yüzlerindeki gülücük sandığınız ibare acı bir zehirden ibarettir. Uzattığı el dikenli bir telden başka bir şey de değildir.
*
Biliniz ki ortaya koyduğunuz kab’a uzanan kaşık o olmamalıdır, paylaşılan lokma da. Gösteriş ve caka düşkünü bu seciye toplumun hiçbir katmanında itibarda görmemelidir.
*
Zaten yıllardır verilen mücadelenin gerçeğine bakıldığında toplumun daha fazla ileriye taşınmasında sorunların çözümü gerçeklerin ortaya çıkarılmasında mutlaka bu tür insanların ortadan kaldırılıp ayıklanması gerekiyor.
*
Durun daha sözümüz bitmedi, sağınızda solunuzda durmaksızın görüntü vermekten kaçınmayan bu karakterlerin hala neden baştacı edildiğini hiç düşünmüyormusunuz?
*
Aynı tantana, aynı cafcaf, aynı pespayelik içerisinde dillerinden düşmeyen bu hal ve hareketleri artık daha ne kadar taşıyıp taşıyamayacağınıza bir karar vermeniz gerekiyor.
*
Oturmasın köşe başına,
Oturmasın öndeki koltuğa,
Uzanmasın eli alınteri ile kazanılan bir lokma ekmeğe.
*
Ey mazlumun sırtına basıp öne geçeyim diyerek günah alan zavallılar,
Ne oldum delisiyim diyen yürek,
Baştacı edilen çürük vicdanlar.
*
Sizin yeriniz yok, sizin yeriniz dar, sizin yeriniz açılmama adına hak ettittiğiniz kapılar
*
Bizimlesin diye önden buyursun