Mükemmel İnsan Diye Biri Yoktur

İnsan sürdürürken bu hayatı, birçok yanlış yapar, doğru olacağını zannederek.
*
Kimi insan az hata, kimi insan çok hata yapar yaşadığımız bu hayatta. Yapılan hatalar sonuçları ile birlikte değerlendirilir bu yaşamda.
*
O kadar çok ve etkili yanlışlara imza atarız ki, hata yalnızca bizi etkilemez, başkalarında etkisi altında bırakır. Çünkü insan denen yaratılan yalnız başına değildir.
*
Ondan küçükler vardır, o kişiden büyükler vardır ve o kişinin tanıdıkları vardır, verilen karardan etkilenen.
*
İnsanoğlu yaptığı hatalar için Dünya denen yerde vardır. İnsanoğlu hatasız ise ne işi var bu Dünya denen sınav sahasında.
*
Yalnızca hareketleri hatalı değildir insanoğlunun, bazen duygularından da hatalar, yanlışlar ve eksikler cereyanına kapılabilir.
*
Peşin hüküm neticesinde, başkasının dalgasına kapılabilir. Bile bile ya da bilmeyerek doğru yargılarda bulunamayabiliriz.
*
Bize saygı ve sevgi besleyenlere karşı, ulviyeti yüksek bu değerlere, hiçte mütenasip davranmayıp, pişmanlıklar hissettiğimiz zamanlar olur.
*
Hem bu duyguları senin için besleyen, hem de senin müsebbibi olduğunun derin hayal kırıklıklarına ve duygu boş alımlarına sebebiyet verebilir insan.
*
İnsan yaşamımın bir erdem ölçüsü olan af dilemeyi zaman zaman kullanır hatasının telafisinde, kendinden af dilenmesini bekleyenlere karşı. İnsan yaşamında birçok kez af dilemiş olabilir.
*
Eksikliğini tamamlamak, karşı tarafa verdiği zararı telafi etmek için, gönül almak için. Dolayısıyla hatasız insandan söz etmek, muteber bir söz olmasa gerek.
*
Yaşam kendisi bize yakmış olduğu kırmızı ışıklarla doludur. Kırmızı ışığı gördüğümüz halde, yapmış olduğumuz, sebebiyet verdiğimiz, yol kazaları gerçekten çoktur.
*
Öyleyse sınavlarla mücadele ettiğimiz bu yaşamda, mükemmel insandan bahsetmek mümkün müdür acaba.
*
Yaşam dediğimiz bu yolda tam notu geçtik, geçer not alan kaç kişidir acaba.
*
Sınavın konusunun sevgi olduğu, lâkin geçer not alınmakta zorlanılan bu Dünya'da.
*
Kötülüklerin iyiliklerle savaştığı, bu Dünyada kaçımız iyilik tarafında savaşıyoruz acaba.
*
Kaçımız iyilik nehri'nde akıyoruz, kaçımız kadirşinaslığı, alçak gönüllü olmayı deniyor ve bunun hayatın parçası haline getiriyor.
*
Biz neye yormalıyız bu durumu, nasıl yorumlamalıyız, içinde bulunduğumuz bu girift, eksiğimizin bol olduğu açıklanması zor olguyu.
*
Öyleyse kabul buyurmak gerekir kapıdan içeri, yalanlarınızla, yanlışlarımızla, eksiklerimizle var olduğumuz gerçeğini.
*
Mükemmel olmak; bir rüyadır, bir Nirvana’dır insanoğlunun yakalamak istediği ve onunla olmak istediği.
*
Keşkeklerle geçmesini istemediği zamanlar, insanoğlunun en çok istediği, düşünü kurduğu, özünde var olan olgunun ifadesini karşılıyor olsa gerek.