Ne dediğini bilmek, ne söylediğini çözebilmek, bakışlarla anlaşabilmek yüreği büyük dostların işidir.
*
Yürekli olmak demek; maske takmak, gerçek duyguları saklamak değildir. Halisane olmaktır, dostuna karşı. Dostane davranmaktır ve insaniyet teri olmalı her dostta, akıtmak için.
*
Anlayış birlikteliği temelleri üzerinde yükselmeli, dostluk değerleri. Kötü söz ve kalp kırıcı davranışlar eşik dışındadır, birbirine dost gözüyle bakanlar için.
*
Dostların gözü ne çok şey anlatır dostuna. O dost ne çok şeyi anlar o bakışlardan. Dostunun yüreğindeki bahçede; çiçekler açtığını, dağ başında karların eridiğini, Gelincik tarlalarında kırmızıların, sarıların bir başka görüldüğünü görürsün, zaman zaman.
*
Yaban lalelerini görürsün, dostun gözünde, özgürce salınan naif laleleri. Bu güzellikleri anlarsın dostunun gözüne bakınca, görürsün derinlerde ki özgünlüğü.
*
Bazen de bakınca o her şeyi anlatan gözlere, bulutlanmıştır göz bebeğim dediğin insanın gözleri. Bulutlar hüzünlenmiş ağlamaktadır, iki göz iki çeşme.
*
Yaban laleleri göstermez olmuştur kırmızısını, papatyaların beyazı sanki kararmış gibidir. Bir gölge düşmüştür dağın yamaçlarına.
*
Deniz kabarmıştır havanın alacalığında, beyaz köpükler seçilmektedir, artık deniz dalgalarında. Denizin sütliman hali gitmiş, yerine hırçınım ben diyen bir derya gelmiş sanırsınız ve şaşarsınız bu duruma.
*
Aslında belli etmek istemez sana dostun, içindeki havanın karanlığını, güneşin kendini göstermek istemediğini.
*
O yine de mutlu yüzünü göstermek ister sana, bakmak istemez gözlerine, anlaşılmasın ister içinde yaşadıkları, görünsün istemez içindeki fırtınalı havada.
*
Bir yolunu bulup bakarsın o derin gözlerdeki enginliğe. Bulutları ağlar görünce, bir dost olarak senin için ezilir, buruklaşır kalbin, heyecanını yitirmiştir zihnin.
*
Dostunun bu durumu üzüntü verir insana, çöküp oturmak istersin bir tarafa. Gözlerinle konuşmak istersin dostunla, gözlerdeki fırtınanın nedenini, öğrenmek istersin usulca. Söze gerek yoktur dostlar arasında.
*
Gözler anlatır, gözler anlaşır birbiriyle. Gözler, sözlerden çok daha fazla şey anlatır dostlara. Gözlerle anlaşabilmek, samimiyetin derinliğinden, bir olmaktan ileri gelir.
*
Gözle anlaşmak, anlaşabilmek, her faninin harcı değildir. Nadir insanlarda görülen bir özelliktir bu. Bu insanların birbirine rastlaması, aynı özgünlüğü hissetmesi ve gözlerin aynı elektriği yakalaması, çok sıradışı bir olgudur ve olgunluğun ifade bulunmasıdır.
*
Harikulade Seçkin ve içinde nadirlik barındıran bir duruma karşılık gelir, olgunluk dediğin kabuk olmayan öz.
*
Bu dünyada bu tadı hissettirebilecek, pek az insan vardır, kabul etmek gerekir ki. Bu duyguyu yakalayan dostlar ise bağlanırlar birbirlerine.
*
Dünya'da bu denli birbirini anlayacak ve bu denli derinden, gözlerle anlaşabilmek, herkese nasip olmasa gerek.